GİRİŞ
Her işimize başlarken Besmele
ile başlayarak sırlar âlemine kapı açalım.
Sonra Hamd ile, Allah’a şükür
edelim.
Daha sonra Hz. Muhammed
Mustafa’ya salavat getirerek, işlerimize bereket katalım.
En sonunda Rabbimizden
kolaylık dileyelim.
Bismillah. El hamdü lillah. Allahümme
Salli Ala Seyyidina Muhammed.
Rabbi yessir velâ tuassir Rabbi temmim
bi'l-hayr.
Let's get started.
Haydi başlayalım.
Bu site sizlere, kendi kendinize İngilizce öğrenmenize fırsat verecek şekilde tasarlanmaya gayret edilmiştir.
Ayrıca özel ders almanıza gerek yoktur.
Dil öğrenmek için
yıllarınızı boşa harcamayın.
Hayatın en önemli üç kuralı
şudur:
1- Planlı yaşayın.
2- O an hangi işi yapmanız
gerekiyor ise o işi yapın, sıkı çalışın, odaklanın ve yaptığınız işin hakkını
vererek yapın.
3- Sabır ve sebat edin.
Öğrenir gibi
yapmayın, ya öğrenin ya da daha başka önemli işlerinize zaman harcayın.
Doğru metotları kullanmaz
iseniz, yine vaktiniz boşa gider.
Gramer ile gereksiz zaman kaybetmeyin, 15 gün bilemediniz en çok bir
ayda gramer konusunu halledebilirsiniz.
İngilizce’ de gramer %20 ise, kelimeleri kavram/konsept içinde (doğru kullanımı ile) edinmek % 80’ ve hatta daha fazlasıdır.
(Kelime edinmek ve ezberlemek aynı şey değildir)
Gramer konusu 16. Bölümde
anlatılmıştır.
Listening, Speaking ve Writing becerisi geliştirmenin yolları 17. Bölümde anlatılmıştır.
Sosyal medya ile arasına mesafe koyamayanlar, sadece dil öğrenme değil
hayatın neredeyse hiç bir alanında başarılı olamaz ve hedeflerine ulaşamaz.
Dil öğrenmek ilkokul
matematiği gibidir.
0'dan 9'a kadar rakamları bilmek ve bir de toplama bilmek.
Hepsi bu.
Kelimeleri yan yana belli bir ahenkle yazmak, rakamları mantıklı bir şekilde yan yana yazmak gibidir.
Onlara anlam yükleyebilmek için de, kelime ya da kelime grupları arasına uygun ilaveler yapmayı gerektirir. (yani toplama işlemi)
Bunun için sıklıkla "relative pronoun ve conjunctions" kullanıyoruz.
Eğer dil öğrenmek bu
kadar kolay olmasa, emin olun çocuklar ve deliler kendi dillerini konuşamaz
idi.
Gramer olarak en karışık görünen cümleler (yani toplama yapılmış hali)
aslında cümleyi basit parçalara ayırma mantığını bilirseniz, anlaması çok
basittir.
Yaklaşık 1000 kelime ile rahat konuşursunuz.
Bir Şeyin Önce
Felsefesini Öğrenmek!
Felsefesini öğrenir iseniz, öğrenmek hem eğlenceli bir hale gelir hem de gerisi çorap söküğü gibi gelir.
Bizi gramere boğdular.
Yıllarımızı boşa harcadık.
Örnek cümleler üzerinden bu işin ana felsefesini, mantığını çözdüğünüz
an, bu iş bitmiştir İnşaallah.
Dil öğrenirken bugüne kadar verilen örnek cümleleri ise, (dans, müzik, plaj, eğlence...) fıtratımız hazmedemedi.
Yani yediğini geri kusan adam misali.
Peki, nerelerde hata yapıyoruz? Eksiklerimiz nerelerde?
Öncelikli olarak,
Çocuklar gibi öğrenme çağında olmadığımız için,
Türkçe ‘deki aşağıdaki kavramları çok iyi bilmelisin.
-- Özne
-- Fiil
-- Yüklem (Bir cümlenin yüklemi isim ya da fiil olabilir)
-- Nesne
-- Sıfat
-- Zarf
-- Edat
-- Yer ve zaman ifadeleri?
-- Bağlaç nedir?
-- İsim cümlesi nedir?
-- Sıfat cümlesi nedir?
-- Etken ve edilgen yapı nedir?
-- Geçişli ve geçissiz fiil nedir? (Yanına nesne alan almayan fiiller)
Bunları çok iyi öğrenemezseniz,
Belli bir aşamadan sonra tıkanırsınız.
Önce bu kavramları öğrenmekle işe başlayın.
"Daha Sonra İngilizcede Karşımıza Çıkacak
Bir Cümleye Bakış Açımız Nasıl Olmalıdır" sorusuna cevap vermeye çalışalım.
1- Ne kadar karmaşık gibi gözükse de, her cümlenin bir adet (Subject+Verb) vardır. Bunu bulun. Geriye kalan (Object + Place + Time) kısmı cümleyi tamamlayan (complement) kısmıdır.
2- Yardımcı fiil ve ana fiile
bakarak, cümlenin zamanına (geçmiş- şimdi-gelecek) ve "tense"
(simple-continious-perfect-perfect continious) karar verin.
3- Özne tekil mi çoğul mu?
4- Cümleyi Türkçe okur gibi
okuyun. Eğer iki kelime üst üste mantıklı bir anlam vermiyor ise, orada atılmış
bir "relative pronoun" vardır ve participant (kısaltma) yapılmış
demektir.
5- Cümlede "relative clause" ve "noun
clause" yani sıfat ve isim cümleciği olup olmadığına okurken karar verin.
6- Bağlaçlara (conjuctions) dikkat
edin.
7- Active-Passive
(Etken-Edilgen) yapıya dikkat edin.
8- Bazen bir kelimeyi
açıklamak için “kelimenin yanında iki virgül arasında” detaylı izahat
verilebilir.
9- Bazen de cümlenin tamamına
atıfta bulunacak şekilde “cümlenin en sonuna virgül konur” ve örneğin “which”
ile gerekli açıklama yapılır.
10- Cümle yapılarını basit
düşünün. Mesela ben senin kim olduğunu biliyorum ya da ben senin yapmak
isteğini anlıyorum gibi karmaşık yapı değil, “Ben biliyorum. Senin kim olduğunu”
(I know) (who you are)
Bu 10 madde ile ilgili örnek cümlelere aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.
https://abdullahdurmusbaysal.blogspot.com/p/ingilizce-pratik-konusma-dersleri.html
Hepsi bu.
Gerisi bol bol "kelime ve
kalıp edinme" işi.
Hocam, kelime ezberlemeye
nereden başlayayım?
Kelime ezberlemeye hayır, ama cümle
içindeki konsepte göre kelimeleri anlamaya ve edinmeye evet.
Ayrıca belli bir sırayla değil, her gün maruz kaldığınız ve bilmediğiniz kelimeleri öğrenerek devam edebilirsiniz. Yani doğal bir şekilde.
Kelime öğrenirken İngilizceden
İngilizceye sözlüğe bakın, kelimeye ait görsellere bakın, cümle içindeki
kullanımına bakın, seslendirme tuşu ile dinleyin, eş ve zıt anlamlarına bakın.
Yani beyinde bir kelimeye ait birden çok bağlantı kurun.
İngilizcedeki bütün gramer yapıları ve birbirinin yerine kullanılan ve benzer anlama gelen kelimeleri en iyi öğrenme yolu, https://quran.com/ sitesinde yer alan ve aynı anlama gelen Ayetlere ait birden çok çevirileri okumaktır. Her gün 3 ya da 5 ayeti iyice anlayarak okursanız, hem Kur’an-ı Kerimi öğrenmiş hem de kısa zamanda İngilizce seviyenizi çok ileri noktalara taşıyabilirsiniz.
Şimdi, adım adım ilerlemeye devam edelim İnşaallah.
1) Kelimeleri birebir ezberleme hatası.
Oysa ki konsept yani kavram içinde öğrenmek gerekir.
“Who” deyince, aklımızda hep soru cümlesi ve “kim” geliyor. Doğru ama
eksik.
“What” deyinde aklımıza hep soru cümleleri ve “ne” geliyor. Doğru ama eksik.
“Where” deyince aklımıza “nerede” sorusu geliyor. Doğru ama eksik.
Şu örneklere bakın.
Who are you? Bu cümlede “who” soru.
A person who puts
his trust in Allah shows mercy.
Bu cümledeki “who” soru cümlesi değil. Yanındaki kelimeyi tanımlıyor.
(A person) (who) (puts his trust in Allah) shows mercy.
(Allah'a tevekkül
eden) (insan) (merhamet eder.)
What is this? Bu cümlede “what” soru.
Do you understand
what I'm saying?
Bu cümledeki “what” soru cümlesi değil. İsim cümlesi.
(Do you understand) + (what I'm saying)
Ne söylediğimi anlıyor musun?
Where is Kaaba? Bu cümlede “where” soru.
I know where
the Kaaba is.
Bu cümledeki “where” soru cümlesi değil. İsim cümlesi.
I know + (where the Kaaba is.)
(Kabe'nin nerede olduğunu) (biliyorum.)
Önerilen Video:
https://www.youtube.com/watch?v=IX3aFdNU_xo&list=PL2bn6xXECq8XgX4U8F7fURoly6PatEyOc&index=8
2) Karışık gibi görünen yapıları sadeleştirin.
Şu örneğe bir bakın.
Sen benim kim
olduğumu biliyor musun?
Oldukça karışık bir yapı değil mi?
Aslında cümle şu.
(Do you know) + (who I am)
Kim olduğumu biliyormusun.
We absolutely believe that “there is no God but Allah”
Biz kesinlikle
inanıyoruz, şuna, hiç bir
Tanrı yok, sadece Allah var.
Allah, the creator of everything, says:
Allah, Her şeyin yaratıcısı, diyor ki:
This is the Quran!
There is no doubt about it.
(This is the Quran!) + (There is no doubt) + (about it.)
İşte bu Kur’an. Şüphe yok. Onun hakkında.
If you want + (to enter) + heaven, you have to + worship Allah.
Cennete (girmek) istiyorsan Allah'a (ibadet) etmelisin.
(The most beautiful thing in this worldly life) (is)
(the time) (spent) (in
worshiping Allah.)
(Bu dünya hayatındaki en güzel şey) (Allah'a kulluk için) (harcanan zamandır)
Önerilen Video:
3- Uzun Cümleleri Basit Parçalara Ayırmasını Öğrenin.
Matematikte bir işlemi
çözerken ilk önce parantez içleri yapılır.
Mantık aynen buna benziyor.
Şu cümleyi okuyunuz.
A person who puts
his trust in Allah shows
mercy to all created things because of the Creator.
Allah'a tevekkül
eden insan, Yaradan'dan ötürü Yaradılan her
şeye merhamet eder.
İngilizce Temel
cümle mantığı:
(Subject + Verb) + Object (Nesne, Tümleç) +Time (Zaman) + Place (Yer)
Ve cümle içinde bir
kelimeyi daha detaylıca açıklamak isterseniz, sanki parantez açtığınızı düşünün ve o kelimeyi
açıklayıp yolunuza devam edin.
Parantezi nasıl açıyoruz.
Nitelemek istediğimiz kelime ya da cümleye ait özne veya nesne yerine
yanına (who/which/that/where/how/what/whose/why...) yazıyoruz.
Birinci bölümde bu izah edildi.
Bazen de açıklamak
istediğimiz şeyi "iki virgül arasına" alıyoruz.
Şu örneğe bakın.
Ali, sabahları erken kalkan, çalışkan bir insandır.
Ali, who gets up early in the morning, is a
hardworking person.
Bazen de cümlenin
tamamına atıfta bulunulur.
İslam en son ve geçerli dinin adıdır,
ki o din tüm insanlara
gönderilmiştir.
Islam is the name of the last
and valid religion, which
religion was sent to all people.
Önerilen Video:
4- Kafanızda Türkçeye Çevirmeden İngilizce Düşünmek ve Konuşmak
Mümkün mü?
1) Dile maruz kalın.
2) Kelime ezberlemeyin, kavram olarak edinin.
3) İstisnalar olsa da, dil ile matematik arasında kuvvetli bir ilişki
vardır.
Now, examples:
At, on, in, by üzerinden
anlatmaya çalışalım.
At: Aklınıza spesifik bir
nokta gelsin. Şu an tek boyuttasınız.
“at exactly five o'clock” Saat tam olarak beş.
On: Şimdi iki boyuta geçin ve
yüzeydesiniz.
“on the table”
İn: Şimdi üç boyuta geçin. Bir
şeyin içindesiniz.
“in general” or “in the paradise”
By: Kullanım yerine göre anlam
yükleyin. “tarafından, ye
kadar, nın yanında”
by plane, by 2020, by 10 am, by the building.
5- Gramere Takılmadan Konuşmaya Çalışın.
Present Perfect: "I have seen it before" yerine
Simple Past: "I saw it before"
diye söylemek gramer olarak hatalı ama, günlük yaşamda duymak mümkün.
Gramer olarak doğru şekli,
Simple Past: I saw it yesterday.
(Çünkü spesifik bir zaman var)
Günlük hayatta
yaptığınız işleri İngilizce olarak söylemeye çalışın.
I'm taking the child
to school.
Çocuğu okula
götürüyorum.
I picked up the
kid from school.
Çocuğu okuldan
aldım.
İngilizcede Uzun
Cümleleri Türkçe Okur Gibi Okuyun.
Eğer art arda gelen iki kelime üst üste örtüşmüyor ise, bilin ki ya
bir hata ya da araya "relative pronoun" ilavesi gerekir.
İngilizcede uzun
cümleleri analiz ettiğimizde genelde şunu görürüz.
İsim, sıfat ya da zarf yanına
onu tarif eden açıklama ya da cümle alır.
Bunlar, that / who / which /
where / what / whose / what / how gibi.
Bir ismi tarif ederken who /
that kullanır iken, örneğin tarif ettiğiniz şeyin yerini belirtmek için “where”
daha vurgulu bir şekilde yerini tarif etmek isterseniz “in which =where”
kullanılır.
Örnek verelim.
those = şunlar
those who
= Şu insanlar (who ile tarif ediyor)
those who
believe = inananlar
those who
believe and do good = inanıp iyi işler yapanlar
for those who believe and do good = inanıp iyi işler yapanlar
için
As for those who believe and do good = İman edip de sâlih amel
işleyenler (ise)
(Burada birebir çeviri yerine,
anlamı konsept içinde düşündük.)
fear the fire
fuelled with people and stones, which is prepared for the disbelievers.
(Yakıtı insanlar
ve taşlar olan, kâfirler için hazırlanmış ateşten sakının.)
It is they
who will be the residents of Paradise, staying there forever, as a reward for what they
used to do.
(İşte onlar cennet ehlidirler.
Yapmış olduklarına karşılık orada ebedî
kalacaklardır.)
Kur’an-ı Kerim’de
sıkça geçen bazı deyimler.
The residents of Paradise / the companions of Paradise / Cennet ehli.
The residents of
the Blaze / the companions of the Blaze / Cehennem
ehli.
Fear of Allah / Allah’tan korkmak.
mindfull of Allah / Allah’tan sakınmak. (Takva)
tremendous punishment / severe
in punishment / muazzam şiddetli ceza.
Önerilen Video:
6- Soru Kipleri.
Why are you looking
at me like that?
Bana neden öyle bakıyorsun?
Where are you going to?
Nereye gidiyorsun?
What are you going
to do after graduation?
Mezuniyetten sonra ne yapacaksın?
Which one do you
prefer?
Hangisini tercih ediyorsun?
How did you come
here?
Buraya nasıl geldin?
Who told this?
Bunu kim söyledi?
When did you come
here?
Buraya ne zaman geldin?
Whose
is this book?
Bu kitap kimin?
7) Prepositions. (Edatları mutlaka kullanım yerlerine göre öğrenin.)
of :
to
from : From Masjid Nabawi to
Masjid Haram (Peygamber Mescidin’den Kabe’ye)
in
into
on
at
for
with
by
off
like
about
up
down
through
without
between
under : in Paradise, under
which rivers flow (altından ırmaklar akan
Cennette)
in front of
until
over
outside
after
before
…..
Önerilen Kaynak:
8- Modals (Can, May, Must
...)
Can : becerilerde kullanılır.
May
: olasılık durumlarında.
Would : rica durumlarında.
Should
: kuvvetli tavsiye.
Must : zorunluluk, mecburiyet
have to / need to : yapmayabilirsin
ama yapsan iyi olur anlamında zorunluluk.
Not:
Soru cümlelerde "can" yerine "may" olur.
Çünkü
bir şeyi becerememek, bir olasılıktır.
Bu
da bizi "may" kullanmaya götürür.
Örnekler:
You
should pray five times a day
Günde beş vakit namaz
kılmalısın.
(Kuvvetli
bir tavsiye. Yani yapmaz isen, bak iyi düşün, ahiret var, sorgu sual var.)
You
have to pray five times a day.
Günde
beş vakit namaz kılman gerekir.
According
to the Noble Quran, You must pray five times a day.
Kur'an-ı Kerim'e göre,
günde beş vakit namaz kılmalısın.
(Yani,
mecburuz. Bizim keyfimize kalmamış.)
You
can pray five times a day. Do not obey the devil.
Günde
beş vakit namaz kılabilirsin. Şeytana uyma.
(Yani
buna gücün yeter, yapabilirsin, işi olasılığa bırakma. İradeni kullan ve yap.)
What
would you like to drink? Zamzam if possible.
Ne içmek istersiniz?
Mümkünse zemzem.
Önerilen Kaynak:
https://www.youtube.com/watch?v=88RSSkUoCAs&list=PL2bn6xXECq8XgX4U8F7fURoly6PatEyOc&index=30
9- Bağlaçları Kullanım Yerlerine
Göre Öğrenin.
And
But
Or
Yet
So
Because
Although = even though = though
= rağmen, karşın
Ihsan is "to worship Allah (as if you see Him), (even though) you do
not see Him"
However
Since
For
When
While
By the
time
Thus
That’s
why
İn
addition to
Moreover
Hence
Not
only … but also
Neither
… nor
As
well as
So as
to
….
Önerilen çalışma linki aşağıdadır.
https://blog.cambly.com/tr/ingilizce-baglaclar-ve-turkceleri/
10- Phrasal Words
Add up: Birbirine eklemek.
Blow up: Çok
sinirlenmek.
Call off: Bir
kişi veya hayvanın saldırmayı, kovalamayı kesmesini sağlamak.
Bring
up: Bir
şey hakkında konuşmak.
Carry
on:
Yapmaya devam etmek.
Get
away: Bir yeri terk etmek.
Fall
Apart: Kafa karışıklığı veya duygusal sebeplerle normal hayatını
sürdürememek.
Stay
up:
Normalden daha fazla uyanık kalmak.
Figure
out:
Çözmek, düşünerek bulmak.
Look
after: Göz kulak olmak, bakımını üstlenmek
Kaynak:
https://www.konusmakulubu.net/yazi/ingilizcedeen-cok-kullanilan-10-phrasal-verb
Burada mantık yürütmek (bazen mümkün) olsa da, en güzel öğrenme
konsept içinde öğrenmek.
out : içeriden dışarıya doğru
figure
out : şekilden dışarı çık, yani
resme yukarıdan bak, büyük resmi gör, yani (anlamak, çözmek)
sell out
: satıştan dışarı çık, satış yapma, yani
(tasfiye etmek)
point out
: noktadan dışarı doğru çık, yani (işaret
etmek)
contract
out : sözleşmenin sadece
metninde kalma, dışarı doğru açıl, yani (sözleşme yapmak)
burn out
: yanmaktan dışarı doğru yol al, artık yanma,
yani (yanıp bitmek)
Önerilen Video.
https://www.youtube.com/watch?v=joOIOfunLCw&list=PLo5I1yOJKpvmXLzo5iLopu8IO-a8dl92m&index=22&t=469s
11- Kalıp cümleleri ezberleyin.
Let's get started.
You’re welcome.
What is your nationality?
How can I help you?
What’s the matter? (Sorun ne)
What’s up? (Ne haber)
Don’t worry: (Endişelenme, merak etme.)
Stay away: (Uzak dur).
Calm down: (Sakin ol.)
Don’t move: (Hareket etme,
kımıldama.)
Hurry up: (Acele et.)
I see (Anlıyorum)
What would you like to drink?
Which one do you prefer?
How long have you been here?
Why did you come here?
How long are you going to stay here?
Where do you want to go to,
sir?
I want to go to this address.
Can I have a receipt
please?
in addition to this, ıt is
known that (Buna ek olarak, bilinir ki)
Unlike popular belief (Yaygın
inanıştan farklı olarak)
The obvious question
is…
Everyone knows the
fact that…
Today, we will talk
about…
We will discuss the
topic of…
That’s all for now. (Şimdilik
bu kadar)
Devamı sizde….İngilizceye maruz kalın.
12- Active-Passive (Etken - Edilgen)
Bir cümlenin passive (edilgen) yapılabilmesi için, fiilin
yanına nesne alabilmesi gerekir.
Yanına nesne alamayan (die, happen, occur, go, belong,
arrive… gibi) fiillere ait cümleler passive yapılamaz.
Örneğin “What Allah wills happens.” “Allah'ın dilediği
olur.” cümlesi pasif olmaz.
Active – Passive Örnek Cümle:
Active :
Ahmet reads the Quran every day.
Ahmet her gün Kur’an-ı Kerim okur.
Passive :
The Quran is read by Ahmet every day.
Kur’an-ı Kerim her gün Ahmet tarafından okunur.
Bir cümleyi ne zaman passive yapmamız gerekir.
İşi yapanı bilmediğimizde, sakladığımızda ya da vurgu yapmak
istediğimizde, ikili ilişkilerde resmiyet olmasını istediğimizde.
Mesela zam haberleri genelde passive yapılarak, hem ortaya konuşmuş
oluruz hem de işi yapanı gizleriz.
Active : I told you this last week.
Bunu sana geçen hafta söylemiştim.
Passive : This was said last week.
Bu geçen hafta söylendi.
Bu cümlede hem resmiyet var, hem de özne gizlendi.
Active : (He knows) + what good morals mean.
O bilir ….
Passive : (He is known) + as a man of good morals.
O bilinir … (güzel ahlak
sahibi bir adam olarak)
Bu cümlede özneyi gizlemiş olduk. Tevazu göstermiş olduk.
Cümleyi “passive” yapmanın genel mantığı şu.
Ana cümlede vurgulamak istediğimiz nesne baş tarafa özne konumuna gelir
ve devamında,
Active cümlenin zamanı ne ise, mastar halindeki (to be) fiili, cümle
içinde olması gereken duruma göre (be – being - am-is-are / was-were / been)
ilave edilir ve ana fiil her zaman (V3) olur. Passive cümlenin ana fiili (V+ing) olmaz.
Tüm Modals 'lar passive yapılırken yanına (be + v3) alır.
Şu şekilde kullanım da mümkün.
It is said that... Söylenir
ki...
It is reported that.. Rapor
edilir ki...
Konuyla ilgili çalışma linki aşağıdadır.
https://www.youtube.com/watch?v=V9qkEi3Zv2s&list=PL2bn6xXECq8XgX4U8F7fURoly6PatEyOc&index=7&t=292s
13- Causatives: (have, help,
make, let, get, allow, cause) kullanımları.
Bununla ilgili çalışma linki aşağıdadır.
https://www.youtube.com/watch?v=-ih12q0ZrFM&list=PL2bn6xXECq8XgX4U8F7fURoly6PatEyOc&index=10
14- Participles.
Kullanım Alanları:
1) Sıfat cümleciklerinin
kısaltılmasında.
The man who comes
The man coming …..
The book which was written
The book written ….
2) Özneleri aynı
olan iki cümlenin birleştirilmesinde.
Ali performed the morning prayer. (Ali sabah namazını kıldı.)
He went to work. (Çalışmaya gitti.)
Having performed the morning prayer, Ali went to work.
Konuyla ilgili önerilen
çalışma linki aşağıdadır.
https://www.youtube.com/watch?v=D1_pAtbnfLM&list=PL2bn6xXECq8XgX4U8F7fURoly6PatEyOc&index=11
15- Comparatives and
Superlatives.
İki
şey arasında karşılaştırma yaparken (more
ya da less) kullanırız.
İkiden
fazla şey arasında kıyas yaparken (the most ya da the
least) kullanırız.
Mesela, 2 kişi var.
Biri
diğerine göre "ahlâken daha iyi"
Şu
cümleye bakın.
Ali
is more moral than Hasan.
Ali,
Hasan'dan daha ahlaklıdır.
Diyelim 3 veya daha fazla
kişi var ve aralarında "en takva olan" kişiyi ifade etmek
istiyorsunuz.
Şu
cümleye bakın.
Among
Ali, Hasan and Ahmet, Ahmet is the most pious.
Ali,
Hasan ve Ahmet arasında en dindarları Ahmet'tir.
Bir de "the comparative ... the comparative..." yapısı var.
"Ne
kadar ekmek o kadar köfte" diye söylenen kalıp.
Örnek
cümleye bakın.
The
more you worship Allah, the more rewards you will receive.
Allah'a ne kadar çok
ibadet edersen, o kadar çok sevap alırsın.
Konuyla ilgili önerilen
çalışma linki aşağıdadır.
https://www.youtube.com/watch?v=tk9pG8uLRFE&list=PL2bn6xXECq8XgX4U8F7fURoly6PatEyOc&index=34&t=120s
16- İngilizce'de Gramere Takılıp Kalmayın.
Mesela "tense" ler, biraz ön bilginiz varsa, toplam 24 saat (bir ay) içerisinde bitecek bir husus.
Zaten ortaokul ve lisede 8 yıl
okudunuz.
To be Fiili üzerinden konuyu özetler isek,
Fiilin 3 çekimini
biliyorsunuz. (V1:be – V2:was – V3:been)
İngilizcede fiilerin
çeşitli halleri vardır.
to go: gitmek (mastar hali)
go: git (emir)
going: gidiyor (şimdiki zaman)
went: go fiilinin (Verb 2) hali.
gone: go fiilinin (Verb 3) hali
Basit Yapılar.
Basit yapılarda, “to be” fiili
Şimdiki zamanda “am / is /
are” -
I am a student.
Geçmiş zamanda “was /
were” -
He was just here.
Who are you? - I am a student.
Question form : Am I a
student?
Negative form : I am not a
student.
Who is she? - She is my
sister.
What is this?
This is a book – is this a
book – it is not a book – it isn’t a book
How are you?
Thank you, and you?
Where are you from?
I’m from Turkey
This: Bu (Elimizin ulaşacağı
yakın şeyleri tarif ederken)
That: Şu (Uzakta olan şeyleri
tarif ederken)
a ve an belirsiz olan isimlerin önüne geliyor.
Hatırlayın belirli
olursa the geliyordu.
There is …. (var anlamında,
tekil yapılarda kullanılır)
There are …. (var anlamında,
çoğul yapılarda kullanılır)
Fiili yalın
halde (V1) kullanır iseniz, Simple Tense olur.
(Her zaman geçerli olaylar)
Fiili ikinci
halde (V2) kullanır iseniz, Simple Past Tense olur.
(Geçmişte bir noktada olup
bitmiş olaylar)
Fiili üçüncü
halde (V3) kullanır
iseniz, Present Perfect Tense olur. (Geçmişten günümüze devam eden ya
da geçmişte tam olarak ne zaman olduğunu bilmediğimiz olaylar)
Fiile
"will" yada "going to" eklerseniz, Present Future Tense olur. (Gelecekten bahsederken)
Fiile (V1+ ing) ekler
iseniz, Present Continious olur. (Devam eden olaylar)
Fiile “modal” eklerseniz
(can / may / should /have to / need to /must) bir şeyi yapabilme, tavsiye veya
zorunluluk cümlesi kurmuş olursunuz.
Ama hocam, Past
Continious var.
Mantık aynı.
To be fiilinin 2. hali olan
"was" ın yanındaki ana fiile "ing" ekleyeceksin.
Aslında toplam 12
tane "tense" in matematiksel bir mantığı var.
Ama hocam, million years ago dedi, Past Simple kullandı,
Recently dedi,
Perfect Tense kullandı.
Güzel kardeşim.
Birincisi, milyon yıl önce demiş olsa da,
geçmişte spesifik bir zamanı anlatır.
Recently ise, son zamanlarda anlamında. Yani yakın geçmiş olsa bile geçmişten
günümüze bir süreç söz konusu.
Past Continuous
"What" sorusuna
Past Perfect
Continious "How long" sorusuna cevap verir.
Yani birisinde spesifik bir
zaman, diğerinde "bir süreç" var.
Birde Perfect Tence (V3) ve Since (V2) kullanımı var.
Bu zaman uyumuna aykırı değil
mi?
Bu bir istisna ama mantığı
doğru.
Şu cümleye bir bakın.
How long have you been to
Turkey?
– I have been to Turkey since I
was born – Doğduğu gün spesifik bir zaman.
– I have been to Turkey for 20 years – 20
yıldır diyor ve süreç var.
Ama şunu hatırında
tut. İngilizcede en çok kullanılan tense’ler şunlar.
Present Simple Tense : I always pray. (V1)
Past Simple Tense : I did the morning prayer. (do fiili V2:did)
Present Perfect Tense : I have been praying for 3 years. ( Be fiili
V3:been)
Present Future Tense : I shall/will pray. (pray fiili V1)
Present Continious Tense : I am praying right now. (pray + ing)
Bir de modal'lar : You must / should pray.
İngilizce'de Bir Cümlenin Temel Yapısı : (S+V+O) +Time+Place
Tense'lerin üç ana zamanı var. Past-Present-Future
Yardımcı Fiil (am-is-are, was-were, will) ve Esas Fiilin (V1-V2-V3)
cümle içindeki kullanımına bakarak cümlenin zamanını anlıyoruz.
Cümlenin ana fiilini
yazarken kullanılacak 3 temel filtre.
Singular, plural / Active, passive / Tense
Zaman Uyumu:
Past –Past / Present – Present / Present
- Future
Tense Özelliklerine
Göre Sınıflandırma.
Simple Tense (Bir olay anlatmak için)
Continious Tense (Bir olayın sürecini anlatmak için)
Perfect Tense (Bir olayda önce-sonra sıralamasını anlatmak için)
Perfect Continuous Tense (Hem önce-sonra ilişkisi hem de olayın
sürecini anlatmak için)
İngilizce Uzun Cümleler Nasıl Yapılıyor?
Cümledeki bir isme ya da nesneye "relative
pronoun" ekleyerek “adjective clauses” yapıyor ve cümleyi uzun hale getirebiliyorsunuz.
Bir de "noun
clauses" yani isim cümleciği ile bunu yapıyorsunuz.
Bu durumda "noun
clauses" cümledeki fiilin ya önüne geliyor ya da fiilden sonra geliyor.
Yani cümlenin öznesi ya da nesnesi oluyor.
İngilizce bir cümleyi okurken
Türkçe okur gibi okuyun. Eğer art arda gelen iki kelime üst üste örtüşmüyor
ise, bilin ki arada yukarıda söylenen "relative pronoun" ilavesi
gerekir.
Bunun haricince bağlaçları kullanarak uzun cümleler kurulabiliyor.
Zamanlarla Alakalı Önerilen
Video Bağlantıları:
Tüm Zamanlar İçin Genel Özet (Sıfırdan Öğrenenler İçin)
https://www.youtube.com/watch?v=O9S70oJAivI&t=3939s
Simple Present
Tense:
https://www.youtube.com/watch?v=FqmiLz29f9E
Present Past Tense
https://www.youtube.com/watch?v=g-uW_KheiEc
Present Continuous
Tense.
https://www.youtube.com/watch?v=z7xA8V5JtbQ
Present Future Tense
https://www.youtube.com/watch?v=i8XwW41P4Xg
Present Perfect
Tense.
https://www.youtube.com/watch?v=553eeL1Dvho
Karşılaştırılmalı Tüm
Zamanlar.
https://www.youtube.com/watch?v=0DhkvIRG83U&list=PL2bn6xXECq8XgX4U8F7fURoly6PatEyOc&index=5
17- Speaking, Listening ve Writing Becerisi.
Speaking - Konuşma
Telefonunuzun Ayarlarını İngilizce yaparak, Play Store uygulamasından "Google Asistan" uygulamasını indirin.
Dilediğiniz yerde, dilediğiniz kadar pratik yapın.
İstediğiniz kadar hata yapın. Utanma çekinme yok.
Karşınızdaki ses kalitesi ve verilen cevaplar oldukça tatmin edici.
Writing - Yazma Becerisini Geliştirmek İçin Önerilen Link
https://www.youtube.com/playlist?list=PL2bn6xXECq8XCbLcKGupw4FW59lt66vcW
Listening - Dinleme
İlk etapta söylenenleri anlamasanız bile, biraz aşağıda önerdiğim linklerdeki konuşmaları birkaç kere dinleyiniz.
Bir şeye ne kadar çok maruz kalırsanız, o kadar çabuk öğrenirsiniz.
Anlamak için şu 3 şeyi yapın.
1- İlk önce alt yazı açık dinleyin.
2- Daha sonra dudak hareketlerini takip edin.
3- Sadece dinleyin.
Listening Becerisini Geliştirmek İçin Önerilen Linkler.
https://www.youtube.com/watch?v=0bgqTxCSHmI
https://www.youtube.com/watch?v=AY5LZopqyio&list=PLo5I1yOJKpvmXLzo5iLopu8IO-a8dl92m&index=8
https://www.youtube.com/watch?v=6fcdSQEon7E
https://www.youtube.com/watch?v=-bx8RE1GAgg&list=PLo5I1yOJKpvmXLzo5iLopu8IO-a8dl92m&index=45
https://www.youtube.com/watch?v=GIenHVqRI6M&list=PLo5I1yOJKpvmXLzo5iLopu8IO-a8dl92m&index=3&t=1833s
https://www.youtube.com/watch?v=SJOnhWiJArM&list=PLo5I1yOJKpvmXLzo5iLopu8IO-a8dl92m&index=44&t=128s
https://www.youtube.com/watch?v=SkM_2EhMBKs&list=PLo5I1yOJKpvmXLzo5iLopu8IO-a8dl92m&index=25
https://www.youtube.com/watch?v=BjcK4RbTQcs&list=PLo5I1yOJKpvmXLzo5iLopu8IO-a8dl92m&index=36&t=325s
https://www.youtube.com/watch?v=0I5AJk1gJU8&list=PLo5I1yOJKpvmXLzo5iLopu8IO-a8dl92m&index=7&t=920s
https://www.youtube.com/watch?v=aEH2GkuRIHs&list=PLo5I1yOJKpvmXLzo5iLopu8IO-a8dl92m&index=31&t=5s
https://www.youtube.com/watch?v=5bl239T9uJQ&list=PLo5I1yOJKpvmXLzo5iLopu8IO-a8dl92m&index=26
https://www.youtube.com/watch?v=FtGTE3qJvWY&list=PLo5I1yOJKpvmXLzo5iLopu8IO-a8dl92m&index=38
https://www.youtube.com/watch?v=dAwgCzh9_bk&list=PLo5I1yOJKpvmXLzo5iLopu8IO-a8dl92m&index=43&t=201s
https://www.youtube.com/watch?v=2gVjxIIXnx0&list=PLo5I1yOJKpvmXLzo5iLopu8IO-a8dl92m&index=12
https://www.youtube.com/watch?v=Mtm6XRkcd6k&list=PLo5I1yOJKpvmXLzo5iLopu8IO-a8dl92m&index=13&t=4s
https://www.youtube.com/watch?v=VSCEM6MWyj4&list=PLo5I1yOJKpvmXLzo5iLopu8IO-a8dl92m&index=15
https://www.youtube.com/watch?v=4AzpmZ7AjaQ&list=PLo5I1yOJKpvmXLzo5iLopu8IO-a8dl92m&index=5
https://www.youtube.com/watch?v=pqSs9_XJyBo&list=PLo5I1yOJKpvmXLzo5iLopu8IO-a8dl92m&index=30&t=80s
18- İngilizce Öğrenmek İçin Kaynaklar.
İlk olarak hangi amaç için İngilizce öğrenmek istiyorsunuz.
Basit düzeyde konuşma becerisi mi, bir şirketteki operasyonel faaliyetleri yürütmek mi, bilimsel yayınları ve gazete haberlerini takip etmek mi, yoksa genel kültür için mi?
Aşağıda, tavsiye edebileceğim bazı siteleri istifadenize sunuyorum.
Konuşma Kalıpları.
https://www.youtube.com/channel/UC-GG5C1HjkRNDk7d1g2thjw/playlists
İngilizce Düşünme.
https://www.youtube.com/watch?v=mSvkOZ3evao
Kulağın İngilizce
‘ye Alışması.
https://www.youtube.com/playlist?list=PLC7Qw85lMsazAWHqjyL0g3Cx6Rq6udpS4
https://www.youtube.com/c/esllab
Genel Kültür
İngilizce Konuşma ve Dinleme Becerisi:
https://www.youtube.com/channel/UCZJJTxA36ZPNTJ1WFIByaeA/videos
YDS, YÖKDİL, TOEFL
ve IELTS Benzeri Sınavlar.
https://www.youtube.com/c/testat%C3%B6lyesi/playlists
https://www.youtube.com/channel/UCR2SgFrRdoRrOxCAG-AYuxA
Çocuklar İçin.
https://www.youtube.com/channel/UCTRHegh7UqWuKRymXoqzbzA
Telaffuzunu Geliştirmek İsteyenler İçin.
https://www.youtube.com/channel/UCMTcsanYhBtOb096XegDZQA
İngilizcede En Çok Kullanılan 3000 Kelime.
https://www.oxfordlearnersdictionaries.com/wordlist/english/oxford3000/Oxford3000_O-P/
Reading Becerisi
İçin Kaynaklar:
https://dogm.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/2019_12/05161557_YHO5YNG.pdf
https://dogm.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/2019_12/06155222_iho6ing.pdf
https://dogm.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/2019_12/06155309_iho_7.pdf
https://dogm.meb.gov.tr/meb_iys_dosyalar/2019_12/06155325_iho_8ing.pdf
Arapça Tavsiye
Edebileceğim Siteler.
https://www.madinaharabic.com/
https://www.youtube.com/channel/UC0A5REF21kXBkG2KziS76FA
19- Kur'an-ı Kerimi İngilizce Anlamak.
Kur'an-ı Kerimde En
Çok Karşımıza Çıkan (İngilizce) Kelime - Kavram Çalışması.
In the Name of Allah.
Bismillah.
no doubt about the Qur'an.
Kur'an-ı Kerim hakkında şüphe yok.
mindful of Allah.
Allah'tan sakınmak. (yani takva sahibi olmak)
O believers.
O you who have
believed.
Ey iman edenler
establish prayer.
Namazı dosdoğru kılmak.
in the Hereafter.
Ahiret hayatı
those who disbelieve.
İnanmayanlar
tremendous punishment.
Elim yani büyük bir azap.
They [think to]
deceive Allah and those who believe.
Allah'ı ve inananları aldattığını düşünenler, yani
münafıklar.
hypocrite.
münafık
a painful punishment.
elim (acı) bir azap
spread corruption in
the land.
Karada fesat çıkarmak ya da yeryüzünde bozgunculuğu yaymak.
they who are the
foolish.
Beyinsizler
their evil associates.
onların şeytan ruhlu (yani kötülüğü yayan) ortakları
transgression.
günah, ihlal.
quidence.
rehberlik, yönlendirme.
in darkness [so] they
could not see.
karanlıklar içinde olup
görememek
never return to the
Right Path.
asla doğru yola dönmemek.
fear of death.
ölüm korkusu
Surely Allah is Most
Capable of everything
Şüphesiz Allah (cc) gücü her şeye yetendir.
20- Kısa Video Linkleri. The Message (Çağrı Filminden)
İngilizce Öğrenme Dokümanları.
The Message (Çağrı) Filmi Kısa Video Linkleri
1. Kısa Video.
https://youtube.com/clip/UgkxHkWkKhbYcXxZqCF-xp1lYSA9cqkW4m_o
2. Kısa Video.
https://youtube.com/clip/UgkxgQ6dT4d4NuH5kOWqQXnTgT2_8M2eTATt
3. Kısa Video.
https://youtube.com/clip/UgkxVCt1tbYHWkjpYq6pyVcdpNc57bAGrTUg
4. Kısa Video.
https://youtube.com/clip/UgkxOndZZKW5aZoZBO7pC4Z9vr7u29NWoOIq
5. Kısa Video.
https://youtube.com/clip/UgkxVrjSX0lg_GmXvkwaroIL0P2UTWL8nUHd
6. Kısa Video.
https://youtube.com/clip/UgkxPTLXgkcuTICs32QxXNkAwRXbPVpW-TfA
7. Kısa Video.
https://youtube.com/clip/UgkxR7nLNtsQ99yVw3d0FR6MmSWm6hxLqLmK
8. Kısa Video.
https://youtube.com/clip/UgkxcI3wMPfYUESecZIZYepan5vTD2FIR_EJ
9. Kısa Video.
https://youtube.com/clip/UgkxqVyJxrZnNi8B9EJtIRN989xnNgt5In60
10. Kısa Video.
https://youtube.com/clip/UgkxoxA4Mr1pK6nw_nc-Ws3d-lfLinSDUpwf
11. Kısa Video.
https://youtube.com/clip/Ugkx8bFRNl5hY7qdSrG63j_J2RaZahlX-JZN
12. Kısa Video.
https://youtube.com/clip/UgkxNT7q0MkzxxkkEpyc54UQyKXBOb44R73o
13. Kısa Video.
https://youtube.com/clip/Ugkx0PlB3HpoAYHw6XbtdjnYfbtX1J6ikyjS
14. Kısa Video.
https://youtube.com/clip/UgkxX1HKrcl60HaVeIeOsAteDnkxw89qFtC3
15. Kısa Video.
https://youtube.com/clip/UgkxQRZRghMSooRaZ5zUn52g2vrtmEYRb2OT
16. Kısa Video.
https://youtube.com/clip/UgkxtLrFxUlbwFxI8Moc3Ye3nAD1iqou_wN_
17. Kısa Video.
https://youtube.com/clip/UgkxKH7xMehJpz6NU8DOUW4KGU6FSnwfMua9
18. Kısa Video.
https://youtube.com/clip/UgkxmUPQ0nb5snqXqSMawGDYTZeBetd6LmCt
19. Kısa Video.
https://youtube.com/clip/Ugkxc0lEAnTQEvjrmQU4IVF4B1eBtHO2fXbt
İngilizce Öğrenme Videoları Youtube Linki.
Abone olun,
çevrenize tavsiye edin.
(27 Video)
https://youtube.com/playlist?list=PLo5I1yOJKpvmj_iL9vV4fVuxYORuHja9o
Aşağıda yazılanlar henüz geliştirilme aşamasındadır.
İngilizcenin Gramer Mantığı
İngilizcenin %80 ve daha fazlası kelime edinmektir. (Ezberlemek demiyorum)
İngilizcedeki en çok kullanılan 5 zaman olmak üzere toplam 12 tane zamanın bir felsefesi (mantığı) var.
Bunu anlayabilmek için fiillerin üç halini bilmemiz gerekiyor.
Bir fiilin yalın hali V1 (güncel)
Bir fiilin ikinci hali V2 (geçmiş)
Bir fiilin geçmiş halini güncele bağlayan hali V2’denV1’e bağlayan hali yani V3 ise “Present Perfect” dediğimiz hali.
Bunu daha iyi anlayabilmek için “be” “do” ve “have” fiilleri üzerinden örneklerle işin mantığını anlamaya çalışalım.
“be” “olmak” anlamındaki fiilin üç ayrı çekimi:
(am-is-are / was-were / have been-has been)
Basit şimdiki zamanda “am/is/are” oluyor.
I am (of the opinion) / Fikrimin sahibiyim.
Geçmiş zamanda “was/were” oluyor.
He was a good person. / O iyi bir insandı.
Present Perfect zamanda “have been/has been” oluyor.
Have you ever been here before? / Daha önce hiç burada bulundun mu?
“do” “yapmak” anlamındaki fiil.
(do / did / done)
Geniş zamanda fiilin birinci hali V1 kullanılıyor.
Bu nedenle geniş zamanda cümle kurarken, öznenin yanına hangi işi yapıyorsanız doğrudan fiilin V1 hali geliyor.
“I do , You pray , You prefer” gibi.
Geçmiş zamanda fiilin ikinci hali V2 kullanılıyor.
I went. / Gittim.
Soru ve olumsuz hallerinde bu kez “do” nun ikinci hali olan “did” cümlelerde yerini alıyor. Bu arada ana fiil tekrar birinci hale (V1) geliyor.
Neden? Çünkü o işin yapılıp yapılmadığını bilmiyoruz ve soruyoruz. Bu nedenle fiil tekrar aslına dönüyor diye bir mantık kuralım.
Did I go / Gittim mi?
I did not go. /Gitmedim.
Present Perfect zamanda ise fiilin 3. hali olan “done” kullanılır iken yanına “have / has” alıyor.
Neden? Çünkü geçmişten günümüze doğru gelen yolculukta “yapılan o işe/eyleme sahip olma mantığı” var.
I have done / Yapageldim.
Gelecek Zaman.
Bir şeyi gelecekte yapmak demek, o şeye niyet etmek o şeyi istemek anlamındadır.
Bu nedenle özne yanına istemek, niyet etmek anlamında “will” alır.
I will go / Gitmek istiyorum.
Bir şeyi gelecekte yapmayı, şimdiden kesinleştirdi iseniz, bu kez arzu etmek ve istemek, istediğiniz o işe ait gitme eylemine dönüşür ve “will” yerini “going to” ya bırakır. Yani bir şeye doğru gitmek.
Şimdiki Zaman.
Eğer yapılan iş/eylem (şimdi, geçmişte ya da gelecekte devam eden bir süreci) içinde barındırıyor ise, bu kez fiillerin yalın haline “V1 + ing” ekliyorsunuz.
He is fasting today. / Bugün oruç tutuyor.
Dil öğrenir iken "ilk ve en önce" mantığını (felsefesini) bilirseniz, öğrenme süreci hem eğlenceye dönüşür hem de çok kolay olur.
Şimdi de "Present Perfect Tense"
Geçmişte bir işin ne zaman yapıldığı kesin olarak belli değilse, yapılan işin etkileri hala devam ediyorsa kullanılan bir zaman olup,
Yardımcı fiil olarak (have/has) alır ve ana fiil V3 olarak kullanılır.
“have” “sahip olmak, yapmak” anlamındaki fiil.
Bunun da 3 hali (have/has – had – had)
Burada sahip olmak anlamına gelen (have/has yardımcı fiilini) neden kullanıyoruz?
Cevabı çok açık aslında.
Geçmişte başlayıp etkisi devam eden bir iş,
"Yani o işe sahip olmayı gerektiren bir durum ya da eylem var"
Örnekler:
We have just finished our evening pray.
Akşam namazını henüz bitirdik.
Neden "have" kullandık. Çünkü süreç önceden başladı ve etkisi devam ediyor.
I (have) an idea.
Bir fikre sahibim.
Bu cümlede fiil yok ama "have/has" sahip olmak anlamı katıyor ve devam eden bir süreç var.
We have breakfast at 09.00
09.00'da kahvaltı yapıyoruz.
Neden "have" kullandık. Çünkü yeme-içme ya da bir işe başlama eylemine sahip olmak durumu var. Yani eylemin sahibiyiz.
Hocam bir de "have/has to" zorunluluk bildiren bir yapısı var.
Aslında bunun da bir mantığı var.
Şu örneğe bakın.
We have to pray 5 times a day.
We have (to pray) 5 times a day.
Farketti iseniz "have" de bir fiil ve fiillerden sonra gelen ikinci fiiller genelde "to ...." şeklinde yazılır.
Bu da bize amaç bildirir idi.
Burada da "have" aslında sahip olmak.
Sonuç olarak işin temel mantığı "have/has" sahip olmak mantığı değişmiyor.
Bütün mesele şu.
Cümleleri analiz ederek okuyun.
We (have) breakfast at 09.00
Saat 9'da yapılacak kahvaltı var.
We (have) to pray 5 times a day.
Günde 5 vakit kılınması gereken namaz var.
I (have) a new understanding.
Yeni bir anlayışa sahip olmak var.
Yorumlar
Yorum Gönder